26 Ocak 2014 Pazar

GÜNÜ YAŞA!

Aaahhh! Dün, son hızla gelen bir nakliye kamyonunun çarpması gibi bir etkiyle bir şey fark ettim.
Neyi fark ettim biliyor musunuz?
Ben HAREKET olmadan yaşayamıyorum!!!
Kalabalığı, curcunayı seviyorum.. Vay canına! Resmen haz alıyorum..
En sakin anımda bile, küçük bedenimi dinlendirirken bile düşüncelerim hareket halinde..
Düşünsenize, son derece iki zıt ruhsal durumun bir bedende toplandığı bir bünyesin;
Ayakta kalabilmek için durmamalısın.
Durursan sendelersin, dengeni kaybedersin.
Düşmemek için HAREKET ŞART!
(Yaw hep bir yerlerde bir şeyleri atlıyorum hissini yaşardım fakat çözümleyemezdim görüyon mu? Normal olmadığımı tabi ki biliyorum.)
Ve böylece anladım ki, organize gurup aktiviteleri de bana göre değil.
Organize olamıyorum çünkü.. :D
Bununla birlikte spontane gelişen grup aktivitelerinde hiç sorun yaşamıyorum, vallahi çok relaxım..
İyiyim yani, eğlencenin tadına varıyorum.
Günü yaşıyorum..
Demek bu zamana kadar düzenlediğim ve
düzenlemeye çalıştığım organizasyonlarda yaşadığım onca stres bundanmış.
Kontrol manyaklığım da bundan bence..
Her şeyi boş verin de hayat kısa be..
Artık ben doyumun ertelenmeden yaşanmasının sıkı bir savunucusuyum.
Neymiş efenimmm GÜNÜ YAŞA!

Extra Not : "BAĞIRAN BÜYÜK HARFLER" kullanmayı da çok seviyorum :)